Güngören Mutlu Sonlu Masöz Bayanlar
Güngören Mutlu Sonlu Masöz
Dövüşçünün gözlerindeki ışık söndü ve yeniden, az önceki gibi hastalık göründü. Hatta hayal kırıklığına uğramış ve bu nedenle öfkelenmiş gibiydi. “Anlıyorum. Sebzeler için teşekkürler.” Dün geceki barış kutlamalarından kalan, kullanılmış Güngören Mutlu Sonlu Masöz bir havai fişeğin kaldırım üstündeki kalıntılarına bir tekme savurdu. “Toulouse’a, hatta Paris’e gitmeni tavsiye ediyorum. Büyük şehirlerde hem daha fazla iş fırsatı vardır aynı zamanda senin de fark edeceğin gibi, böyle küçük yerlerde insanoğlu yabancıları pek iyi karşılamazlar.”
Wolf başını yana doğru eğdi ve hava aracının farlarını eline geçiren zümrüt rengi gözleri, öncekinden bile keskin bir şekilde parladı. Neredeyse bu durumdan eğlenmiş benzer biçimde görünüyordu. “Tavsiyen için sağ ol.” Scarlet ona sırtını döndü ve sürücü koltuğuna geçti. Aracın motorunu çalıştırdığı anda Wolf da arkasındaki duvara doğru geriledi. “Yardım mevzusunda fikrini değiştirirsen, beni çoğu akşam Morellerin terk edilmiş evinde bulabilirsin. İnsanlarla aram çok iyi olmayabilir fakat bir çiftlikte çok iyi iş çıkaracağımı düşünüyorum.”
Güngören Mutlu Sonlu Masöz
Dudakları hafif bir gülümsemeyle kıvrıldı. “Hayvanlar bana bayılır.” Öyle olduğuna inanırım,” dedi Scarlet, yapmacık bir onayla gülümseyerek. Kapıyı kapattıktan sonra kendi kendine mırıldandı. “Hangi çiftlik hayvanı, bir kurdu sevmez ki?” Carswell Thorne’un yakalanışı oldukça debdebeli olmuştu. Ama tecrit odasına kapatıldıktan sonrasında, Carswell aniden son aşama iyi huylu bir centilmen hâline gelmiş ve altı aylık takdire şayan bir uyumluluk hâlinden sonrasında, kendi hücresine bakan gardiyanlar arasındaki tek hanımefendi gardiyanı, kendisine bir el ekranı getirmesi konusunda ikna etmişti.
Carswell, gardiyan kadını, kendisinin kalan günlerini saymak ve o güne dek birlikte olduğu veya olmak istediği hanımları hayal etmekten başka bir şey yapamayacak kapasitede bir aptal olduğuna ikna etmeseydi, bu planın işe yaramayacağından emindi. Ve elbet, hanım haklıydı. Thorne teknolojiden hiç anlamazdı ve kendisine verilen el ekranında “Bir El Ekranı Kullanarak Hapisten nasıl Kaçılır” başlıklı adım adım bir kılavuz olsaydı bile, büyük olasılıkla elinden aslabir şey gelmezdi. Kendi hesabına gelen mesajları görmek, haber kanallarına bağlanmak ya daYeni Pekin Hapishanesi ve çevreı çevreleyen şehir hakkında herhangi bir bilgiye ulaşmak konusunda başarısız olmuştu.
Son yorumlar